Atkaya, Erkin Koray’ın kendisine yazdığı mektubu paylaştı: John Lennon ile ne konuştuğunuzu biliyorum diyen yalan söylüyor.
Anadolu rock müziğinin usta ismi Erkin Koray, 82 yaşında aramızdan ayrıldı. Koray’ın vefatının ardından gazeteci ve müzik yazarı Kanat Atkaya, Erkin Koray’ın kendisine bir süre önce yazdığı mektubu paylaştı.
Kanat Atkaya’nın paylaşımında, “Son aylarda, son günlerde, son saatlerde canım Damla’mdan haber alıyordum… Son 10 gündür Erkin Baba ile yazıştık. Dik yaşadı, dimdik öldü. Damla’nın nasıl mücadele ettiğine şahit oldum ve minnettarım. Erkin Baba ile aramızda özel bir bağ vardı. Sizin inancınıza sahip olmak benim için gurur kaynağı. Görevi yerine getirmek benim görevim…”
Koray’ın mektubundaki ifadeler şöyle:
“Sevgili Kanat Atkaya, ben Erkin Koray. Medyada, internette, twitlerde, Mekşi Kelamlık gibi yayınlarda hakkımda bir sürü saçmalık dönüyor. Ülkede yanılıyorlar, susuyorlar. çünkü yanılıyorlar.” Saçma sapanlara cevap vermek için kendimi ZUL saydığım için sustum. Birilerinin olayın gerçek yüzünü bilmesi gerekiyor. Bunun için en gerçek adresin SEN olduğunu düşündüm. Bu yüzden bu suçlamalardan birkaçına cevap vermek ve bu belgeleri sizlerle paylaşmak istiyorum. Affınıza sığınıyorum, pahalı vaktinizi aldığınız için teşekkür ediyorum.” ‘Kendisi gitar çalmıyor’ diyen var, ‘Türk değil, Arap’ diyen var, ‘Çok küfür ediyor’ diyenler, daha ne olsun.
Şimdi: – Kim ‘John Lennon’la ne konuştuğunu biliyorum’ derse YALAN’dır. – 1971 Cannes Festivali’ndeki sinema galasında, kimsenin randevu talebini kabul etmeyen John Lennon’la randevum olduğunu kimseye söylemedim. Ona saygımdan, kimseye söylemedim. Türkiye’den festivale birlikte gittiğimiz Milliyet yazarı Arda Uskan dışında yanımda kimse yoktu. Arda Uskan’ın kendisi, “Ben ondan ayrılıp John Lennon’la görüştükten sonra randevu aldım” yazılı ve görüntülü olarak belirtmiş ve bunları bulmak da mümkün. -’82’de İzmir Fuarı’ndan kovuldu’ diyen KÖTÜDÜR.
İzmir Fuarı’ndan kovulmadım, ayrıldım. Ben de fuarda İbrahim Tatlıses’in menajeri Hasan Bora’nın ofisine girdim ve ‘beni burada tutabilecek olanlar tutsun’ diyerek oradan ayrıldım. Tabii ‘sol’ değil ‘kovuldu’ haber değeri taşıdığı için basına bu şekilde yansıdı. Ne yazık ki Hasan Bora 31-07-2015 tarihinde vefat etmiştir ki kendisine soralım. ‘Benim Estarabi’m şu demektir’ diyen YALAN’dır. Bunu kimseye söylemedim. Çünkü benim düşüncem ‘herkes kendine göre yorumlamalı’ idi. Benden hep yorum isteniyorsa, derim ki: Sağdan sola estarabim… Duyduğunuzda kafanızda canlanan resim ne ise, anlamı vardır.
‘Bu şarkıyı stüdyoda böyle yapmışlar, böyle yapmışlar’ diyen YALAN’dır; – Çünkü müzik kaydettiğim stüdyoya hiç tanımadığım birini almadım. Çok özel durumlar dışında plak sahiplerini bile almadım. – ‘Yaşamayacağım’ diyen YALAN’dır. – Çünkü böyle bir açıklama yanlış olur, söylemem. En fazla ‘ben böyle bir yayına çıkmam’ dedim. Bu aslında tam tersidir. Uzun yıllardır BANTTAN yayınını kabul etmiyorum. – Kim ‘O bir küfürdür’ derse, YALAN’dır. – Çünkü ben kavgada bile küfür etmem. Ben asla kullanmam.
Ben vefat ettikten sonra kim benim hakkımda ‘Efsane, Harika Erkin Ağa’ vb (veya tam tersi) başlıklarla kitap yazarsa, bunun ‘Cumhuriyet değerlerine saldırı programı’ olup olmadığına dikkat edilmelidir. ’ bir hükümet politikası olarak uygulanıyor ve yazılanlara inanmamak. Bir de ‘Şeytan Örsü’nden şarkı kaptı’ hikayesi var ki bu komediyi birkaç cümleyle anlatayım. Kızımın detayları var.
1) Şeytanın Örsü adlı grubun adı Erkin Koray’ın İlla Ki, Meczup Bayan ve Bona adlı eserlerini yapmasından sonra duyulmuştur. 2) Bu eserler Amerika’daki ASCAP (The American Society of Composers, Authors and Publishers) meslek birliği tarafından benim adıma tescillenmiştir. Merak eden ASCAP’a sorabilir. 3) Erkin Koray’ı amatör bir grup olan Devil’s Anvil ile kıyaslamak ayıptır. Bilinmiyorsa İngiltere’den, Amerika’dan, Çin’den, Japonya’dan sormak lazım: Şeytanlar kim, Erkin Koray kim? 4) Konunun özeti şu şekildedir: Şeytanlar mevcut (kısmen anonim) işleri uygulamış ancak başaramamış, Erkin Koray bunları ESER’e çevirmiştir.
Hele ‘Erkin Koray ve KORSAN YERLERİ’ konusu… Bir insan kendi eserlerinin kaydına neden ‘korsandır’ der? Bir şey söylemeden önce, bu dikkate alınmalıdır. ‘Neden korsan olayım? ‘Üzerinde güzel bir bandrol var, farklı… Madem üzerinde bandrol var’ diyenlere katılmıyorum. Ama ben değilim, Mahsun Kırmızıgül kardeşim diyor ki: Korsanın Faturası Kesildi (Haber başlığı). Yani bandrolle… Haa… Telif ve Sinema Müdürlüğü’nden 100 bin bandrol çalındı, onlarda. onu tanımıyorum Sadece ‘korsan ve kalitesiz’ diyorum. Sanırım kızım bir gün kaliteli olan yepyeni versiyonlarını yayınlayacak. Şu an bununla uğraşacak vaktim yok.
Sevgili Kanat Atkaya. Bir sürü belgem var. Bunlar okyanusta bir damla… Selam, sevgi ve saygılarımı sunuyorum, sağlıkla…”
